Diyabet kontrol altında tutulmadığında vücudun herhangi bir bölümünü önemli derecede etkileyebilen ve hayatı tehdit edici komplikasyonlara yol açabilen bir rahatsızlıktır. Diyabet çeşitli sebeplerle göre farklı türlerde sınıflandırılmaktadır ve tip 2 diyabet tüm vakaların %95’ini oluşturan en yaygın diyabet şeklidir.
Obezite, tip 2 diyabetin birincil nedenidir ve kalp hastalıkları, felç, körlük, böbrek yetmezliği, amputasyonlar, iktidarsızlık, depresyon ve belirli kanser türleri gibi birçok rahatsızlık için oldukça önemli bir risk faktörüdür. Tip 2 diyabet için öncül tedavi yaşam tarzı değişikliklerini (kilo verme, uygun diyet, egzersiz) ve ilaçları içerir. Bu değişiklikler hastalığın remisyon dönemine girmesine yardımcı olmaktadır. Ancak tip 2 diyabet sıklıkla zamanla kötüleşir ve kan şekerini kontrol altında tutmak için daha fazla ilaç alınmasını gerektirir. Bu nedenle tip 2 diyabet kronik ve ilerleyici bir hastalık olarak kabul edilmiştir. Diyabet cerrahisi kişide yeterli kilo kaybı sağlayarak obezite ile ilişkili tüm hastalıkları sonlandırmayı amaçlamaktadır.
Tip 2 Diyabet ve Obezite Sorunu
Tip 2 diyabet görme bozuklukları, körlük, kalp hastalıkları, felç, böbrek yetmezliği, ampütasyon ve sinir hasarı gibi sorunlara neden olabilir. Hamileliği etkileyebilir ya da doğum kusurlarına neden olabilir. Tip 2 diyabete sahip kişilerin yaklaşık yüzde 80'inde obezite sorunu ile karşılaşılmaktadır. Diyabetik cerrahi sonrası tüm bireyler sağlık durumlarında iyileşme gösterir. Hastaların yaklaşık %90’ında kan şekerinde düşme, kullanılan ilaç türünde ve dozajında azalma ve diyabetle ilişkili semptomlarda azalma görülmektedir.
Diyabetik Cerrahiye Ne Zaman Başvurulmalıdır?
Kilo problemi olan çoğu birey için diyet ve egzersiz genellikle sağlık risklerini azaltmanın en iyi ve en güvenli yoludur. Ancak bu cerrahi olmayan tedaviler yaklaşım ne olursa olsun şiddetli obezitenin tedavisinde uzun vadede genellikle etkisizdir.
Obezite diyet ve egzersiz yoluyla tedavi edilmesi zor olan kronik bir durum olduğundan diyabetik cerrahi obezite sorunu olan ve geleneksel yöntemlerle kilo veremeyen tip 2 diyabet hastası kişiler için en etkili tedavi yöntemidir.
Diyabet Cerrahisinin Avantajları ve Dezavantajları Nelerdir?
Tip 2 diyabet kalp hastalıkları, felç ya da böbrek yetmezliğine yol açabilen ciddi bir rahatsızlıktır ve yaşamı tehdit eden sorunlara yol açabilir. Diyabet cerrahisindeki ilerlemelerle bu komplikasyonların önüne geçerek kişinin sağlık ve yaşam kalitesi iyileştirmek mümkündür.
Tip 2 Diyabet Ameliyatı
Diyabet cerrahisi her ameliyat gibi türlü riskler taşısa da uzun süreli devam eden diyabet sorununun taşıdığı risk (genellikle ilaçlarla yetersiz tedavi edilir) çoğu hasta için cerrahi prosedürün taşıdığı riskten ağır basmaktadır. Her hasta tedavi öncesi kişisel tıbbi durumu, diyabetinin süresi, ciddiyeti ve obezite ile ilişkili diğer sağlık sorunları bağlamında özel olarak değerlendirilmelidir.
Diyabetli Kişiler Ne Yapmalıdır?
Tip 2 diyabet yönetiminde sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite ve kan şekeri testi oldukça önemlidir. Ek olarak tip 2 diyabet sorunu olan çoğu kişinin kan şekeri seviyelerini kontrol etmek için genellikle bir veya daha fazla diyabet ilacı ve insülin kullanmaları gerekmektedir.
Diyabetli kişiler günlük bakımları için sorumluluk almalıdır. Günlük bakımın çoğu kan şekeri seviyesinin çok düşük veya çok yüksek olmasını engellemeyi içerir. Kan şekeri çok düştüğünde hipoglisemiye yol açarak ciddi komplikasyonlara neden olabilir.
Diyabetli yetişkinler kalp hastalıkları için yüksek risk altındadır. Diyabet yönetimi kan şekeri seviyesini kontrol altında tutmaktan daha fazlasıdır; bunun yanında sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite ve gerekirse ilaç yoluyla kan basıncı ve kolesterol seviyelerini yönetmek de oldukça önemlidir. Böylece diyabetin neden olabileceği sağlık sorunlarının görülme ihtimali azaltılabilir.
Diyabet ve Şeker Hastalığı Cerrahisinde Kullanılan Yöntemler Nelerdir?
Diyabet cerrahisinde hangi yöntemin kullanılacağı kişinin tıbbi durumuna ve belirlenen hedeflere göre değişiklik göstermektedir. Bu hedefler her bir hasta için çeşitli faktörler göz önüne alınarak belirlenmektedir ve hastanın özel durumuna göre tedavi sürecinde değişiklikler yapılabilir.
Laporaskopik Sadi-S Ameliyatı,
Laparoskopik Transit Bipartisyon Ameliyatı,
Laparoskopik İleal İnterpozisyon Ameliyatları uygulanan yöntemlerdir.
Köşe Yazısı: DR. İlker EMİRCAN