Erteleme
Arkaya bırakmak Beklemeye almak Bir tarafa koymak Halı altına süpürmek Kazaya bırakmak Birşeyi rafa kaldırmak Askıya almak Yarına bırakmak
Köşe Yazısı: Fethiye YILDIRIM
Arkaya bırakmak
Beklemeye almak
Bir tarafa koymak
Halı altına süpürmek
Kazaya bırakmak
Birşeyi rafa kaldırmak
Askıya almak
Yarına bırakmak
Gibi yüzlerce anlamı olan hayatımızda hep piş-manlık, kayıp, sıkıntı, olumsuzlukla sonuçlanan negatif bir davranıştır.
Yapmamız gereken o kadar çok iş olur ki kendimizi battaniyenin altında film izlerken, boş boş otururken, alakasız bir yerde, alakasız bir işin başında buluruz. Erteleme, sıklıkla görülen bir davranış şekli. Hepimiz önemli olduğunu bildiğimiz şeyleri zaman zaman erteleme suçunu işliyoruz. Ve görünen o ki, iş ne kadar zorlayıcı ise bizler de yapmaktan o kadar iyi kaçıyoruz.
Ne kadar sıklıkla kendinizi ‘Bir dakika içinde’, ya da ‘Yarına kadar halledeceğim.’ ve diğer tüm ba-hanelerden birisini söylerken buluyorsunuz?Bunun yerine ‘Yapılması gerekiyor, öyleyse hadi başlayalım ve yapalım.’ demeyi kaç kez tercih et-tiğinizi kıyaslayın.
Erteleme sendromunun sebeplerinden bir diğeri ise, bilgi eksikliği.
Eğer kişi, yapacağı iş konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığına dair bir inanç geliştirdiyse ya da gerçekten işin üstesinden gelebilecek bilgi birikimine, tecrübeye sahip değilse işe başlamak-tan kaçınarak erteleme davranışını sürdürüyor. Dikkat eksikliği ve odaklanamama sorunu, erteleme sorununu ortaya çıkaran diğer önemli sebep oluyor.
Ertelemek, aynı zamanda belirli bir zaman da yapılacak işlerin hiç neden ve sebep olmadan gecikmesi haline denir.
Normalde ertelediğimiz işler önemsiz olarak gözükse de aslında yapılması gereken işler ol-maktadır. Lakin önemli işleri türlü türlü bahaneler ile erteleyip hiç yapmayan kişiler de vardır. İşlerin son anda yapılması genellikle hayatı ve in-sanı kötü yönde etkilediğinden erteleme davranışı olumsuz bir davranış olarak görülür.
Yapılması gereken işleri zamanında yapmak, daha sonra o işler ile ilgili karşılaşılabilecek zorluk ve sıkıntılar ile karşı karşıya kalmamızı ortadan kaldırmış olmaktadır.
Her iş gerektiği zaman ve yerde yapılmalıdır.
Bu genel bir prensip olmalıdır ve bunu yaşamının her anında, her konuda yapmalıdır.
Fakat bazen istemeyerek bazı işlerimizi farkında olmadan erteliyoruz.
Çünkü o anki düşüncelerimiz ve ruh halimiz bu işi yapmamıza engel olur. Bundan dolayı işleri farkında olmadan ertelemiş oluruz.
Ertelemek en iyi seçenek değildir bunu biliriz ama yine de erteleriz!
Her şey ilk adımla başlar!
Yola çıkmak, faaliyete geçmek, projeye başlamak, diyete başlamak, yazı yazmaya başlamak, evi toparlamak, spora başlamak, yeni bir iş aramaya başlamak, hayallerin peşinden koşmaya başla-mak, planlarını hayata geçirmek.
İşte o ilk adımı atılabilirsek devamı belki de çorap söküğü gibi gelecektir ama işte o ilk adımı atmak hayli zorlayıcıdır.
Bunun için de
Ertelemeyi bırakacak fikirler;
* İlerleyin, ilerleminize devam ettirecek fikirler üretin.
* Sadece zihninizdeki hayata dair ilk planda olan işe hemen başlayın.
* Bir işi sevmek zorunda değilsiniz ama bitmesi için başlamak zorundaysanız başlayın sonuç sizi çok mutlu edecektir.
* Planladığınız işi bölümlere ayırın
* Mükemmel olmak için zorlamayın.
* Elinizden gelenin en iyisini yapın.
* Kendinize ayıracağınız zamanlarıda planlayın.
* Vee en önemlisi, en çok pişmanlık duyacağınız durum, sevdiklerinize sevginizi göstermeyi, ara-mayı, yanında olmayı ERTELEMEYİN !
Biliyormusunuz 40 yaşına gelmiş insanların % 90 ı sözüne keşki diye başlar ve benim şimdiki aklım olacaktı diye, hiçbir şey için geç kalmamak için hadi kalkın.
Yaşınız, yeriniz, durumunuz, konumunuz ne olursa olsun kendiniz için ilk adımı atın.
Unutmayın!
" Bir ara" haftanın günlerinden biri değildir" -J.Dailey-