Gebelik diyabeti (Gestasyonel diyabet) daha önceden bir diyabet problemi bulunmayan kadınların, gebelik sırasında kan şekeri yüksekliği gelişmesi durumudur. Gebelik diyabeti doğumdan sonra genellikle kaybolur.
Alınan besinlerin karbonhidrat dönüşümü vücut tarafından yapılır ve glukoza dönüştürülen karbonhidrat grubu besinler vücudun enerji ihtiyacını karşılar. Diyabet hastalığında vücudun bu glukozu enerji olarak kullanması zorlaşır, dolayısıyla şeker yükselir ve diyabet problemi oluşur. Aynı zamanda bu şekerin enerji olarak kullanılamaması enerji problemlerini de beraberinde getirmektedir.
Şeker grubunun enerji olarak kullanılması sürecinde şekerin kan damarları aracılığıyla hücrelere taşınması gerekmektedir ve bu işlemin sağlıklı bir şekilde gerçekleşebilmesi için pankreas bezinde üretilen insülin hormonu büyük rol oynamaktadır. Diyabet olduğu takdirde pankreas bezinde yeterli insülin üretilmeyebilir veya üretilen insülin fonksiyonunu tam olarak yerine getiremeyebilir. Bu da kandaki şekerin yükselmesiyle sonuçlanır ve bu durum hiperglisemi olarak adlandırılmaktadır. Hiperglisemi tedavi süreçleri başlatılmazsa vücudumuzun çeşitli organlarında başta sinirlerde, göz ve böbreklerde hasara neden olur, organ yetmezliği gibi problemlerin risk faktörleri oluşur ve kalp krizinden felç rahatsızlıklarına kadar çok sayıda hastalık için risk grubuna girilir.
Gebelik döneminde ortaya çıkan diyabete gebelik diyabeti (gestasyonel diyabet) adı verilir. Genellikle 24. ve 28. haftalar arasında görülen gebelik diyabeti çok sık görülmemekle beraber görüldüğü takdirde diğer gebeliklerde tekrarlama ihtimaline sahiptir. Ayrıca gebelik diyabeti rahatsızlığı geçirmiş kadın hastaların gebelik diyabeti sonlansa dahi ilerleyen dönemlerde kalıcı diyabet hastalığına yakalanma ihtimalleri oldukça yüksektir. Bu sebeple gebelik döneminde gebelik diyabeti ile mücadele etmiş kadınların gebelik bitimiyle beraber hayat tarzlarında değişiklikler yapmaları ve kendilerini korumaları sağlıkları açısından oldukça önemlidir. Ailede diyabet öyküsü varsa ve yüksek kilolu bir anne adayıysa gebelik diyabetine yakalanma riski yükselir. 35 yaş üzerinde yer alan ve daha önceki gebeliklerinde yüksek kilolu bebek dünyaya getirmiş annelerin de gebelik diyabeti risk grubunda oldukları söylenebilir.
Gebelik diyabeti için önceden net bir tanı uygulaması yoktur çünkü başlangıçta hiçbir belirti göstermese dahi sonradan oluşma ihtimali yüksek bir hastalıktır. Dolayısıyla gebelik diyabeti için en net tanı uygulaması özellikle 24. ve 28. haftalar arasında ilgili tarama testlerini yaptırmaktır. Elbette başlangıçta da bu taramaların yapılması ve şüpheli bir durum saptanmasıyla beraber vakit kaybetmeden tedavi uygulamalarına başlanması gerekmektedir ancak başlangıçta taramalarını yaptırıp bir problem görmeyen gebelerin mutlaka bu testi 24. ve 28. haftalar arasında tekrarlamaları gerekmektedir. Bu konuda bilinçlenmek ve farkındalığı yüksek bir şekilde hareket etmek tüm gebe kadınların sağlıkları için atabilecekleri güzel bir adımdır.
Gebelik diyabetinde de kalıcı diyabet hastalığında olduğu gibi hem yaşam tarzına bağlı değişiklikler hem de tıbbi destek tedavileri uygulanmaktadır. Ancak özellikle gebelik diyabetinde kullanılabilecek ilaçların bebekte çeşitli yan etkiler oluşturabileceği riski ile hayat tarzındaki değişikliklerin sağlıklı bir şekilde oturtulması önce gelir. Bu hayat tarzı değişikliklerinden en önemlisi sağlıklı, dengeli ve vücut için gerekli olduğu kadar beslenme ile gerçekleşir. Diyet yapmak gebelik diyabetinde uygulanabilecek en iyi tedavi uygulamalarından biridir. Bu diyet günlük kalori ihtiyacınızın%50-55 civarında olan bölümünü sağlıklı karbonhidrat içeren besinlerden, %30 civarını faydalı yağ grubundaki besinlerden ve %20’lik kısmını da protein içeren besinlerden karşılamak gerekmektedir. Aşırı kilo alımının engellenmesi ve insüline karşı doku direncini kırmak amaçlanmaktadır.
Ek olarak beslenme ve diyet programı egzersizler ile birleştirilmelidir. Gebelik döneminin izin verdiği ölçüde profesyonel gebeliğe yönelik özel egzersiz programları ve yürüyüşler ciddi anlamda kandaki şeker oranının düşmesine yardımcı olacaktır. Bu tip değişikliklerin yeterli olmadığı durumlarda insülin tedavisine başlanmalıdır. Gebelik diyabetinde insülin dışı tedavi uygulamaları bebeğe zarar verebilir. Bu nedenle insülin dışı ilaç uygulamaları tercih edilmemelidir.
Köşe Yazısı: DR. İlker EMİRCAN
GÜNCEL
23 Kasım 2024EĞİTİM
23 Kasım 2024EĞİTİM
23 Kasım 2024GÜNCEL
23 Kasım 2024GÜNCEL
23 Kasım 2024GÜNCEL
23 Kasım 2024GÜNCEL
23 Kasım 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.